bağlamı İsrail

İsrail (İbranice: יִשְׂרָאֵל‎; Arapça: إِسْرَائِيل) veya resmî adıyla İsrail Devleti (İbranice: מְדִינַת יִשְׂרָאֵל‎, Medinat Yisra'el ), Batı Asya'da Akdeniz'in güneydoğu kıyısında ve Kızıldeniz'in kuzey kıyısında yer alan ülkedir. 14 Mayıs 1948'de, David-Ben Gurion öncülüğünde Tel-Aviv'de toplanan Yahudi Millî Konseyi kuruluşunu ilan etmiştir. Kuzeyinde Lübnan, kuzeydoğusunda Suriye, doğusunda Ürdün, güneybatısında Mısır ve hem batı hem de doğusunda sırasıyla Filistin toprakları olan Gazze Şeridi ve Batı Şeria ile komşudur. Görece küçük yüzölçümü içerisinde coğrafi olarak çeşitli farklılıklar görülmektedir. Ülkede ekonominin ve teknolojinin merkezi Tel Aviv iken idari merkez ve ilan edilmiş başkent Kudüs'tür; ancak devletin Kudüs üzerindeki egemenliği tam olarak ta...Devamını oku

İsrail (İbranice: יִשְׂרָאֵל‎; Arapça: إِسْرَائِيل) veya resmî adıyla İsrail Devleti (İbranice: מְדִינַת יִשְׂרָאֵל‎, Medinat Yisra'el ), Batı Asya'da Akdeniz'in güneydoğu kıyısında ve Kızıldeniz'in kuzey kıyısında yer alan ülkedir. 14 Mayıs 1948'de, David-Ben Gurion öncülüğünde Tel-Aviv'de toplanan Yahudi Millî Konseyi kuruluşunu ilan etmiştir. Kuzeyinde Lübnan, kuzeydoğusunda Suriye, doğusunda Ürdün, güneybatısında Mısır ve hem batı hem de doğusunda sırasıyla Filistin toprakları olan Gazze Şeridi ve Batı Şeria ile komşudur. Görece küçük yüzölçümü içerisinde coğrafi olarak çeşitli farklılıklar görülmektedir. Ülkede ekonominin ve teknolojinin merkezi Tel Aviv iken idari merkez ve ilan edilmiş başkent Kudüs'tür; ancak devletin Kudüs üzerindeki egemenliği tam olarak tanınmamaktadır.

İsrail toprakları, hominidlerin Afrika dışındaki ilk göç noktalarından biriydi. Orta Tunç Çağı'ndan itibaren Kenan kabileleri bu bölgede yaşarken Demir Çağı'nda İsrail Krallığı ve Yehuda Krallığı kuruldu. MÖ 720 yıllarında Yeni Asur İmparatorluğu, İsrail Krallığı'nı yok etti. Yehuda Krallığı ise sırasıyla Babil, Pers ve Helen imparatorlukları tarafından ele geçirildi ancak Yahudi özerk statüsüyle varlığını korudu. Makkabi İsyanı sonucunda MÖ 110 yılından itibaren bağımsız bir Haşmonayim Krallığı kurulsa da krallık önce MÖ 63'te Roma Cumhuriyeti'nin vasal devleti hâline geldi, ardından MÖ 37'de bölgeye merkezden Hirodes Hanedanı yönetici olarak atandı ve MÖ 6'da Yahudiye adıyla bir Roma eyaleti şeklinde yeniden yapılandırıldı. Yahudiye, başarısız Yahudi İsyanları'na kadar bir Roma ili olarak kaldı ancak isyanlar sonucunda Romalı yöneticiler şehri yakıp yıktı, Yahudi nüfusu şehirden sürdü ve bölgenin adını Suriye Filistini olarak değiştirdi. Bunun ardından bölgedeki Yahudi varlığı yüzyıllar boyunca belirli bir ölçüde devam etti. MS 7. yüzyılda Levant, Araplar tarafından Bizans İmparatorluğu'ndan alındı ve 1099'da Birinci Haçlı Seferi'ne kadar bölgedeki Arap hakimiyeti sürdü. 1187'de Eyyubiler ile birlikte yeniden Müslümanlar bölgenin hakimi oldu, ardından 13. yüzyıldan itibaren Memlükler hakimiyet alanlarını Mısır'dan itibaren bu bölgeye kadar genişlettiler. 1517'de Osmanlı İmparatorluğu, Memlükleri yenerek bölgeyi ele geçirdi ve Osmanlı hakimiyeti imparatorluğun I. Dünya Savaşı'nda dağılışına dek devam etti. 19. yüzyılda Yahudi ulusal uyanışıyla birlikte diasporada Siyonist hareket ortaya çıktı, böylece Osmanlı Suriyesine ve sonrasında Birleşik Krallık'a bağlı Filistin Mandasına göç dalgaları başladı.

1947'de Birleşmiş Milletler'in hazırladığı Filistin Paylaşım Planı ile bölgede bağımsız Arap ve Yahudi devletleri ile uluslararası Kudüs yönetiminin kurulması istendi. Kabul edilmesi durumunda 400.000 Arap sivili İsrail toprakları içerisinde bırakacak olan ve Filistin topraklarının yalnızca %7'sinin sahibi olmalarına rağmen Yahudilere bölgenin %56'sını veren planı Yahudi Ajansı kabul ederken Arap liderler reddetti. Sonraki yıl Yahudi Ajansı, İsrail Devleti'nin bağımsızlığını ilan etti ve hemen peşinden başlayan 1948 Arap-İsrail Savaşı sonucunda İsrail eski Filistin Mandası topraklarının büyük çoğunluğunu elinde tutarken komşu Arap ülkeleri ise Batı Şeria ve Gazze'yi ele geçirdi. Bu süreç sırasında, bir Yahudi devletinin varlığını sağlamak için; 700.000'den fazla Filistinli topraklarından kovuldu veya Deir Yasin Katliamı'ndan sonra oluşan korku ortamı nedeniyle kendileri kaçtı, 400 ila 600 Filistin köyü yok edildi ve geriye kalanların adları "İbraniceleştirildi", Filistinlilerin topraklarına geri dönme hakkına engel olundu, milyonlarca kalıcı Filistinli mülteci oluşturuldu ve "Filistin toplumu imha edildi". Bu tarihten sonra İsrail ile Arap ülkeleri arasında birçok savaş çıktı; İsrail, 1967'deki Altı Gün Savaşı'ndan itibaren Batı Şeria, Gazze Şeridi (2005'teki geri çekilmeye rağmen birçok hukukçu hâlâ işgal altında olduğunu kabul ediyor) ve Golan Tepelerini işgal etti. Kendi idaresini Doğu Kudüs ve Golan Tepeleri'ni içine alarak genişletse de bunu Batı Şeria'da gerçekleştiremedi. İsrail'in Filistin topraklarını işgali, modern zamanların en uzun işgalidir. Bu işgal boyunca; İsrail kuvvetleri, işkence, yerinde infazlar ve diğer cinayetler, sivil katliamları, Filistinli sivillere yönelik zaman zaman bir soykırım olarak tanımlanan sistematik kötü davranışlar, bu eylemleri işleyenlerin cezasız bırakılması ve Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkının ihlal edilmesi gibi çeşitli suçları işlenmekle suçlanmış ve bu suçların İsrail tarafından işlendiği Uluslararası Af Örgütü, İnsan Hakları İzleme Örgütü, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi, ve hatta B’Tselem ile Breaking the Silence gibi bazı İsrailli insan hakları örgütleri dahil, birçok büyük insan hakları örgütü tarafından belgelenmiş ve kınanmıştır. Filistin–İsrail çatışmasını bitirme çabaları hâlen daha nihai bir barış anlaşmasına yol açmamıştır ancak, İsrail ile Mısır ve Ürdün arasında barış anlaşmaları imzalanmıştır.

Uzun ve dar bir şekle sahip olan İsrail, 470 km uzunluğunda olup en geniş bölgesi yaklaşık 135 km'dir. Sınırları ve ateşkes hatları içerisinde kalan toplam yüzölçümü 27.817 km2'dir. İsrail, yaklaşık 9,053 milyonluk nüfusuyla, çeşitli din, kültür ve sosyal geleneklere sahip insanları bir araya getirmiştir. Para birimi Yeni İsrail şekelidir. Ayrıca 2021 yılı itibarıyla dünyadaki en büyük 29. ekonomiye sahiptir ve aynı zamanda İnsani Gelişme Endeksi'nde Orta Doğu'da ilk sırada yer alır. Asya'da ise beşinci sıradadır. Basın Özgürlüğü Endeksi'nde İsrail 86. sıradadır.

Hakkında daha ayrıntılı İsrail

Temel bilgiler
  • Para birimi Yeni İsrail şekeli
  • yerel ad ישראל
  • arama kodu +972
  • İnternet etki alanı .il
  • Mains voltage 230V/50Hz
  • Democracy index 7.84
Population, Area & Driving side
  • Nüfus 9840000
  • Alan 20770
  • Sürüş tarafı right
Geçmiş
  • Avrupa'daki Yahudiler, 19. yüzyılın ikinci yarısında devlet kurma çalışmalarına başladılar. Arz-ı mev'ut (vaadedilmiş topraklar) üzerine devlet kurma çalışmaları ilk önce Büyük Britanya'da görülür. 1848'de Britanya hükûmeti bir genelgeyle Filistin'deki konsoloslarını Yahudilerin himayesine verdi. 1870'te Yahudi faaliyetlerinin merkezi Büyük Britanya'dan Rusya'ya geçti. Siyonist hareketlerin başına geçen Theodor Herzl, Filistin'de bir 'Yahudi devletinin' kurulması için birçok çalışmalarda bulundu. Herzl, Büyük Britanya gibi güçlü bir ülkeyi arkasına alarak, gayesine ulaşma çabasındaydı. Herzl bu kapsamda II. Abdülhamit ile iki kere görüştü ve bu görüşmeler sonucunda Filistin'de Siyonizm sonrası ilk Yahudi yerleşimleri kuruldu.[1] Siyonistler, devlet olabilmeleri için bir tarım sınıfına ihtiyaçları olduğunu fark ettiler, bununla birlikte Avrupa Yahudilerinin neredeyse tamamı ticaretle uğraşıyordu, Rusya'da ise tarımla uğraşan Yahudiler bulunuyordu. Bu dönemde Rusya'da, Yahudilere karşı -özellikle çiftçi Yahudilere- pogromlar olarak bilinen bir dizi katliam yapıldı. Katliamlara maruz çiftçi Yahudilere, Siyonistler tarafından ülkeyi terk edip Filistin’e yerleşmeleri teklifi yapıldı. 1870 yılından itibaren çiftçi Yahudiler Filistin toprakları üzerinde tarımsal yerleşme merkezleri kurmaya başladılar. Bununla birlikte, Rusya’yı terk eden Yahudilerin birçoğu ABD'ye göçtü. 1870-96 yılları arasında Eretz İsrail'de on yedi tarım kolonisi kuruldu.

    I. Dünya Savaşı sırasında, NILI gibi Osmanlı İmparatorluğu ve Filistinlilere karşı İngilizlerle işbirliği yapan Siyonist oluşumların çabalarının sonucuyla, 2 Kasım 1917’de Büyük Britanya dışişleri bakanı Arthur Balfour'un girişimiyle başlayan Balfour Deklarasyonu süreci başladı. Milletler Cemiyeti 1920 yılında, Filistin üzerinde İngiliz mandasını tanıdı. Bundan sonra kurulan bir Yahudi bürosu İngiltere nezdinde Yahudi haklarını temsil etmeye başladı.

    ...Devamını oku

    Avrupa'daki Yahudiler, 19. yüzyılın ikinci yarısında devlet kurma çalışmalarına başladılar. Arz-ı mev'ut (vaadedilmiş topraklar) üzerine devlet kurma çalışmaları ilk önce Büyük Britanya'da görülür. 1848'de Britanya hükûmeti bir genelgeyle Filistin'deki konsoloslarını Yahudilerin himayesine verdi. 1870'te Yahudi faaliyetlerinin merkezi Büyük Britanya'dan Rusya'ya geçti. Siyonist hareketlerin başına geçen Theodor Herzl, Filistin'de bir 'Yahudi devletinin' kurulması için birçok çalışmalarda bulundu. Herzl, Büyük Britanya gibi güçlü bir ülkeyi arkasına alarak, gayesine ulaşma çabasındaydı. Herzl bu kapsamda II. Abdülhamit ile iki kere görüştü ve bu görüşmeler sonucunda Filistin'de Siyonizm sonrası ilk Yahudi yerleşimleri kuruldu.[1] Siyonistler, devlet olabilmeleri için bir tarım sınıfına ihtiyaçları olduğunu fark ettiler, bununla birlikte Avrupa Yahudilerinin neredeyse tamamı ticaretle uğraşıyordu, Rusya'da ise tarımla uğraşan Yahudiler bulunuyordu. Bu dönemde Rusya'da, Yahudilere karşı -özellikle çiftçi Yahudilere- pogromlar olarak bilinen bir dizi katliam yapıldı. Katliamlara maruz çiftçi Yahudilere, Siyonistler tarafından ülkeyi terk edip Filistin’e yerleşmeleri teklifi yapıldı. 1870 yılından itibaren çiftçi Yahudiler Filistin toprakları üzerinde tarımsal yerleşme merkezleri kurmaya başladılar. Bununla birlikte, Rusya’yı terk eden Yahudilerin birçoğu ABD'ye göçtü. 1870-96 yılları arasında Eretz İsrail'de on yedi tarım kolonisi kuruldu.

    I. Dünya Savaşı sırasında, NILI gibi Osmanlı İmparatorluğu ve Filistinlilere karşı İngilizlerle işbirliği yapan Siyonist oluşumların çabalarının sonucuyla, 2 Kasım 1917’de Büyük Britanya dışişleri bakanı Arthur Balfour'un girişimiyle başlayan Balfour Deklarasyonu süreci başladı. Milletler Cemiyeti 1920 yılında, Filistin üzerinde İngiliz mandasını tanıdı. Bundan sonra kurulan bir Yahudi bürosu İngiltere nezdinde Yahudi haklarını temsil etmeye başladı.

    Bundan sonraki yıllarda Siyonistler dünyanın çeşitli yerlerine dağılmış bulunan Yahudi topluluklarını -devlet kurabilmek için etkili bir nüfus oluşturmak gayesiyle- Filistin’e göçmeleri için ikna etme çabalarına girişti. Nazi Almanyası'nın 1930'lardan 1940'ların ortalarına kadar Yahudilere soykırım uygulamaya başlamasıyla Filistin’e büyük bir Yahudi göçü başladı. Filistin’deki Araplar bu göçe karşı koyduklarından İngiltere, Yahudi göçlerinin durdurulmasına karar verdi. Bunun üzerine Sion’a bağlı Askeri Yahudi Teşkilatı Hagana, Filistin’e göç konusunda İngiltere’nin aldığı bu kısıtlayıcı kararı protesto amacıyla silahlı terör eylemlerine girişti, King David Oteli bombalı saldırısı gibi çeşitli terör eylemlerinde yüzlerce sivili öldürdü ve Filistin'de Arap sivillere yönelik katliamlara girişti. Filistin yönetimi ise Nazi liderliği ile işbirliğine girişti. Bu amaçla Kudüs müftüsü Almanya’ya birçok ziyarette bulundu.

     
    Birleşmiş Milletler Paylaşım Planı (1947)
     
    Filistin’in kaybettiği topraklar (1946-2000)

    Filistin'e de gizli Yahudi göçleri düzenlenmeye başlandı. II. Dünya Savaşı'nın Müttefiklerin galibiyetiyle bitmesinden sonra, Filistin problemi son safhasına ulaştı. Britanya'dan daha sonra Amerika Birleşik Devletleri'nin yardımını sağladıktan sonra, Filistin problemini Birleşmiş Milletler'e götürüp, problemin çözülmesini istedi. BM, Kasım 1947'de Filistin'in biri Yahudi öteki Arap olmak üzere iki devlet arasında paylaşılmasına karar verdi. Yahudiler bu kararı kabul etti; Araplar ise, 400.000 Arap sivili İsrail toprakları içerisinde bırakacak olması ve Filistin topraklarının yalnızca %7'sinin sahibi olmalarına rağmen Yahudilere bölgenin %56'sını vermesi nedeniyle planı reddetti. Kudüs şehrine ise BM denetiminde milletlerarası bir bölge statüsü tanındı. Aynı sorunların devam etmesi nedeniyle bu çözüm de Arapları tatmin etmedi. Bu yüzden ilk İsrail-Arap savaşı olan İsrail-Filistin Savaşı başladı.

    14 Mayıs 1948’de BM paylaşım planı uyarınca David Ben-Gurion tarafından İsrail Devleti’nin kuruluşu ilan edildi. 24 saat sonra, Mısır, Ürdün, Suriye, Lübnan ve Irak orduları saldırıya geçerek İsrail topraklarına girdiler. 1949 yılının ilk aylarında BM nezdinde İsrail ile onunla savaşan Arap ülkelerinin her biri (o dönemden beri İsrail’le müzakere masasına oturmayı reddeden Irak hariç) arasında doğrudan müzakereler düzenlendi ve bunların sonucunda bir ateşkes anlaşması imzalandı. Anlaşma uyarınca sahil şeridi, Celile ve tüm Necef İsrail’e, Yehuda ve Samiriye (Batı Şeria) Ürdün’e, Gazze Mısır yönetimine ve Kudüs’ün ise Eski Şehir'in de dâhil olduğu doğu kısmı Ürdün’e, batısı da İsrail’e bırakıldı.

    Bu süreç sırasında, bir Yahudi devletinin varlığını sağlamak için; yeni kurulmuş olan IDF ve diğer Siyonist oluşumlar tarafından 700.000'den fazla Filistinli topraklarından kovuldu veya Deir Yasin Katliamı'ndan sonra oluşan korku ortamı nedeniyle kendileri kaçtı, 400 ila 600 Filistin köyü yok edildi ve geriye kalanların adları "İbraniceleştirildi", Filistinlilerin topraklarına geri dönme hakkına engel olundu, milyonlarca kalıcı Filistinli mülteci oluşturuldu ve "Filistin toplumu imha edildi".[2][3][4] Uluslararası Af Örgütü,[5] İnsan Hakları İzleme Örgütü,[6] Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi,[7][8] ve hatta B’Tselem[9] ile Breaking the Silence[10] gibi bazı İsrailli insan hakları örgütleri dahil, birçok büyük insan hakları örgütü tarafından rapor edildiğine göre; İsrail kuvvetleri Filistinlilere işkence, yerinde infazlar ve diğer cinayetler, sivil katliamları, Filistinli sivillere yönelik zaman zaman bir soykırım olarak tanımlanan sistematik kötü davranışlar, bu eylemleri işleyenlerin cezasız bırakılması[11][5][12][13][14][15][16] ve Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkının ihlal edilmesi[17][18][19][20] gibi çeşitli suçları işleyerek Filistin halkına baskı uygulamaya devam etmektedir.

    2020'de Kudüs'ün yeni başkent olarak ilan edilmesi yeni bir gerginlik yarattı ve çoğu ülke bunu tanımadı. Günümüzde Kudüs'ün başkent olmasını resmî olarak tanıyan BM üyesi devletler Avustralya (Batı Kudüs),[21] Rusya (Batı Kudüs),[22] Çek Cumhuriyeti (Batı Kudüs),[23] Honduras,[24] Guatemala,[25] Nauru,[26] ve Amerika Birleşik Devletleri'dir.[27]

    ^ Mayorek, Yoram (1999). "Herzl and the Ottoman Empire". CEMOTI, Cahiers d'Études sur la Méditerranée Orientale et le monde Turco-Iranien. 28 (1). ss. 13-18. doi:10.3406/cemot.1999.1476. 1 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Kasım 2021.  ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :0 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :1 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :2 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ a b Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :02 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :13 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :14 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :15 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :16 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :17 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :3 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :4 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :5 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :6 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :7 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :8 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :9 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :10 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :11 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :12 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme) ^ "Australia recognises West Jerusalem as Israeli capital". BBC. 15 Aralık 2018. 22 Ocak 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Şubat 2020.  ^ "Foreign Ministry statement regarding Palestinian-Israeli settlement". www.mid.ru. 6 Nisan 2017. 4 Ocak 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Şubat 2020.  ^ "Czech Republic announces it recognizes West Jerusalem as Israel's capital". Jerusalem Post. 6 Aralık 2017. 4 Ocak 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Aralık 2017. The Czech Republic currently, before the peace between Israel and Palestine is signed, recognizes Jerusalem to be in fact the capital of Israel in the borders of the demarcation line from 1967." The Ministry also said that it would only consider relocating its embassy based on "results of negotiations.  ^ "Honduras recognizes Jerusalem as Israel's capital". The Times of Israel. 29 Ağustos 2019. 3 Aralık 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Şubat 2020.  ^ "Guatemala se suma a EEUU y también trasladará su embajada en Israel a Jerusalén" [Guatemala joins US, will also move embassy to Jerusalem]. Infobae (İspanyolca). 24 Aralık 2017. 30 Nisan 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Şubat 2020.  Guatemala's embassy was located in Jerusalem until the 1980s, when it was moved to Tel Aviv. ^ "Nauru recognizes J'lem as capital of Israel". Israel National News (İngilizce). 29 Ağustos 2019. 11 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Şubat 2020.  ^ "Trump Recognizes Jerusalem as Israel's Capital and Orders U.S. Embassy to Move". The New York Times. 6 Aralık 2017. 9 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Aralık 2017. 
    Az oku

Konuşma Kılavuzu

Merhaba
שלום
Dünya
עוֹלָם
Selam Dünya
שלום עולם
Teşekkürler
תודה
Güle güle
הֱיה שלום
Evet
כן
Numara
לא
Nasılsınız?
מה שלומך?
İyiyim teşekkürler
טוב תודה
Ne kadar?
כמה זה?
Sıfır
אֶפֶס
Bir
אחד

yakınlarda nerede uyuyabilirsin İsrail ?

Booking.com
488.895 toplam ziyaret, 9.195 İlgi noktaları, 404 Hedefler, 33 bugün ziyaretler.